Trigeminal Nevralji Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Trigeminal Nevralji, toplum içerisinde şiddetli ağrılarının oluşturduğu dayanılmaz hisle birlikte intihar hastalığı olarak ta bilinir.

Trigeminal Sinir, beyinde bulunan 5. sinirdir. 3 ayrı bağlantısı bulunan bu sinir, yanaklar ve alt çene, üst çene ve göz çevresi ile iletişim halindedir.

Ağrıların şiddetinin, hastayı titretecek duruma getirdiği bile görülür.

Bazen ağrıların, günler, haftalar hatta aylar boyunca tetiklenmediği de olabilir.

Ağrı genelde yüzün bir tarafında meydana gelmektedir. Trigeminal Nevralji’nin yüzün her iki yanını etkilediği çok nadirdir. (%3-6)

Trigeminal Nevralji, yaşlanmanın bir sonucu olarak ortaya çıkabilir veya multipl skleroz ve nöronun çevresini koruyan miyelin kılıfına zarar veren bir hastalıkla ilgili de olabilir.

Bunların dışında Trigeminal Nevralji, trigeminal sinirini sıkıştıran bir çeşit tümörden de kaynaklanabilir.

Bazı insanlar beynin herhangi bir kısmında hasar gören veya yıkımla oluşan beyin lezyonu nedeniyle de Trigeminal Nevralji yaşayabilir.

Daha düşük olasılıklar arasında; cerrahi operasyonlardaki yaralanmalar, felç yada yüz travması gibi etkenlerde Trigeminal Nevralji’den sorumlu olabilir.

Günlük yaşantınızda bu hastalığı tetikleyen unsurlar arasında, tıraş olmak, yüz yıkamak, yemek yemek, diş fırçalamak, makyaj yapmak hatta gülümsemek gibi çok fazla mecbur olduğumuz durumlarda bulunuyor.

Tetikleme genelde dilin ve yüz kaslarının hareketlerinden kaynaklanmaktadır.

TN’nin semptomlarının genelde diş kaynaklı şikayetler ile bağdaştırılması sık karşılaşılan bir durumdur. Bu şikayetle gelen hastalara kanal tedavisi uygulandığı ve diş çekimi işlemi yapıldığı bilinmektedir. Fakat bunlar hiçbir şekilde çözüm sağlamayacaktır.

Hastalıktan kurtulmanın en önemli yolu, erken teşhis ve erken tedavi edilmesi. Bu sayede kişi kalan yaşamında ağrılarının azalmasına şahit olacaktır.

İlaç etkisiz kalır veya ilacın yan etkileri dayanılmaz ise cerrahi tedaviye ilişkin süreç yürütülür. Ameliyat sonrası ağrılar hafiflese de, yüz uyuşması gibi önemli bir yan etki riski de vardır.

Ülkemizde yaşanan bir olayda, şiddetli ağrılara dayanamayan bir hastanın 32 dişinin çekildiği, ardından ağrı bulunan bölgelerdeki sinirlerinin kesilmesine rağmen ağrının kesilmediği ve zavallı kadının bunun üzerine ötenazi talebinde bulunduğu bile yaşanmıştır. Bu çıldırası hastalığa intihar hastalığı denmesinin nedenlerinden biri de bu dayanılmaz çıkmazdır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.